Nerde kaldı arkadaşlık?

Öyle alıştık ki sosyal medyada yaşamaya. Beğenilme sayısına göre, kendimizi değerli hissetmeye. Insanlara sürekli kendini beğendirme, kabul ettirme çabasında olmaya hayatı unuttuk. Bir zamanlar ne kadar meşgul de olsak arkadaşlarımızı, eşimizi, dostumuzu arayıp hal hatır sorardık. Karşılıklı kahveler/ çaylar içilirken, iki lafın belini kırardık. Ne oldu bize şimdi?

Gün geçtikçe, dijitalleşiyoruz Dummadum! Bizi biz yapan insani değerlerimizden uzaklaşıyoruz. Daha çok konuşuyoruz bildiğimiz bilmediğimiz her konuda. Daha az okuyoruz, daha bencil yaşıyoruz zamanla. İnternetle uyuyor internetle uyanıyoruz. Sosyal medyadaki artan takipçi sayımızda rağmen daha da yalnızlaşıyoruz. Yüz yüze konuşmayı unuttuk. Göz teması kurmayı, sabırla dinlemeyi unuttuk. Sevgiler hızla tüketiliyor, doğanın diğer her bir parçası gibi.

Dostum dediğim üç kişi vardı hayatımda. Biriyle ipe sapa gelmez saçma bir sebepten dolayı yollarımız ayrı düşmüştü. Dolayısıyla düğünüme çağırmadım. Düğünüme sadece kalan iki kişiden biri geldi o da geç geldi. Halbuki onu nikah şahidim yapacaktım, bunu biliyordu.

Düğünden sonra ise, bir süre görüşmediğim ama yılların yaşanmışlıkların hatrı olan dostumla tekrar bir araya geldik.  Üstelik arada görüşmediğimiz yıllar bir anda kapanmıştı sanki dün konuşmuşuz gibi (bazen insan yanlış kararlar verebiliyormuş, yaşı kaç olursa olsun hata yapabiliyormuş). Hamileliğimde ki en stresli olduğum, hayatımın en eşsiz zamanlarını yaşarken, o hep yanımdaydı ve hala da yanımda, bana destek.

Diğer ikisinin sesi soluğu nerdeyse hiç çıkmadı. O iki kişi hayatın akışına kendini öyle bir kaptırmışki yollarımız tamamen farklı yönlere kaymış. Farkediyordum ki herkes evrilmişti ama hayat herkesi farklı yerlerden sınava almıştı. Düşüncelerimiz bile ortak paydalarda buluşmamaya başlamıştı. Onlar hakkında düşünmek, ilişkilerimizin nasıl böyle olduğunu anlayamamak beni üzüyordu.  Ben inatla onlar benim dostum demeye devam ediyordum; ama sonra yavaş yavaş kabullendim. Zamanında bir çok şey paylaştık ama aynı zaman bizi bir birimizden uzaklaştırdı. Sosyal medyada fotoğraf paylaşmaya o fotoğrafı düzenlemeye zaman bulan insanlar, bir alo iyi misin demeye nasıl oluyor da fırsat bulamıyordu ya da fırsat bulmak istemiyordu? Bunu kabullenmek benim için zor olsa da, onlar artık dostum değildi. Hayatımdaki insanlarda sadeleşmeye giderken, o ikisinden vazgeçtim.

Benim için bu durumu kabullenmek rahatlatıcı oldu.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Emzirirken Okula Dönmek

Minik Prensesim Büyüyor